Ketonizm’den Fahima ve yönetici koçu Ebru Dartar’ın Instagram’da yaptıkları muhteşem konuşmanın ilk bölümünü Keto Beslenmeye Giriş İpuçları yazımda paylaşmıştım. Bu konuşmayı Fahima’nın Youtube kanalında bulabilirsiniz: 28. Bölüm – Sağlık, Zihinde Başlar – NLP Çalışması

Keto Beslenmeye Giriş İpuçları yazımda;

Ketoya nasıl başlayabiliriz?

Neden Keto?

Ketonun mantığı ne? (Fahima’ya göre 😊)

Ketojenik beslenmeye nasıl devam edebiliriz?

Ketojenik beslenme hayatınızı nasıl değiştirebilir?

sorularının cevaplarını aldım (kendi idrakimce) ve çok kısa olarak blog post’umda özetledim. Bu günkü yazımda ise Ebru Dartar’ın bir şeye başlarken, var olan ve değiştirmek istediğimiz bir davranış biçimini nasıl değiştirebiliriz sorusuna verdiği cevabı sizlere özetlemeye çalışacağım. Bu arada bahsedilen konulara kendi araştırma ve bilgilerimi de ekleyeceğim. Burada videoda geçen her konuya yer vermedim, o yüzden sizin kendinizin dinlemenizi tavsiye ederim.

Videonun sonuna doğru Ebru hanım NLP tekniği ile size bu konuda yardımcı olabilecek bir çalışmayı yaptırıyor. O bölüm için videonun 58:20. dakikasına gitmenizi tavsiye ediyorum.

Küçüklükten itibaren bir sürü alışkanlıklar kazanıyoruz. Örneğin: Yemek konusunda tabağımdakini bitirmem lazım. Aaa her yemekten sonra bir tatlı keyfi güzel olur dimi? gibi. Bunun dışında bilinçaltında da yer eden ve hayatımızı bloke eden alışkanlıklarımız oluşmaya başlıyor. Yetmez, içimizde devamlı bizimle konuşan bir ses var. O iç ses ‘yapamazsın ki, daha önce de yapamadın’ diyor. Veya çevremde ‘daha önce de denedin yapamadın’ diyenler oluyor ve her taraftan bir destek gelmeye başlıyor bu iç sesime. Bu arada ben kendime ‘Bizim aile böyle, ben istesem de kilo veremem zaten’ diyorum. Bunlar da benim kendimce geliştirdiğim inançlar. İşte bunların hepsi bizim istediğimiz hedefe ilerlememizi engelleyen, hatta başlamamıza izin vermeyen koşullar. Bunları çözümlememiz lazım ki hedefe ulaşabilelim.

Bugünkü hedefimiz, mevcut yeme sistemimizi değiştirmek. Buradaki önemli ilk adım Özfarkındalık : Kişinin kendini çok iyi farkediyor olması lazım. Neyi niye yapıyoruz?

Hedefimize ulaşmak için (burada beslenme konusunda) neler yapabiliriz:

1-Sahip olduğumuz olumsuz düşünceleri, kendimize söylediğimiz olumsuz cümleleri ve ifadeleri net olarak duyuyor olmamız lazım. O negatif konuşan iç sesin yanında bizi sabote eden, bizi devamlı geri tutan bir iç tarafımız da var.

2-Negatifin de farkında olmamız gerek. Burada farkındalık çalışmaları önemli.

Örnek: ‘Kilo vermek istiyorum’ Kimse birşeyi vermek istemez. Kilo vermenin zor olduğuna da inanıyor olabiliriz. Onun yerine bir hedef koyarken ‘Sağlıklı yaşamak istiyorum’ ‘Fit olmak istiyorum’ diyerek pozitif bir cümle ile o hedefe başlamak zorundayız.

Birinci ve ikinci adımları yaparken sadece zihnimizden geçenleri ve düşüncelerimizi değil, bedenimizi de farketmeye başlıyoruz. Ebru hanım burada şöyle demişti:

‘Mindfulness’da bedeniniz sizinle konuşuyor ve bir noktadan sonra bedeninizin sesini duymaya başlıyorsunuz. Bedeninize giren yemeğin size iyi gelip gelmediğini beden size haber veriyor zaten . Bedeninizi sevmeye başlıyorsunuz. Kendinizi seviyor olmak önemli. Ulaşmak istediğiniz kişi kendinizsiniz. Daha enerjik, daha sağlıklı, daha zayıf … kendiniz. Kendinizi sevip değer vereceksiniz. Buna başlayınca zararlı gıda yemek istemeyeceksiniz. ‘

3-Ne istediğini net olarak bil. Hedeflerini belirle. Ne istiyorsun? Neye ulaşmak istiyorsun? Ne zaman ulaşmak istiyorsun? Örnek:’Ketojenik beslenmeye geçtim. Hayatımın bir parçası haline getireceğim. Bu benim hayat biçimim olacak. Böyle yaşamak ve böyle beslenmek istiyorum. Bununla beraber 6 ay içinde 5 kilo vermek istiyorum.’

Burada size yardımı olabileceğini düşündüğüm iki şey paylaşacağım:

Birincisi; Hedef belirleme konusunda S.M.A.R.T Goals tekniğini duydunuz mu? Görsel biri olduğum için yazarak anlatmaktansa size tablo ile göstermeye karar verdim. İnternette araştırma yaptım ve Ersin Ertencan’ın çevirisini beğendiğim için onu burada sizinle paylaşıyorum.

İkincisi; Hedef belirlemek konusunda size yardımı olacağını düşündüğüm yazımı burada sizinle paylaşmak istiyorum. Bu çalışmanın kaynağı kişisel gelişim konusunda birçok kitap ve çalışmaları olan Tony Robbins ve Dean Graziosi. Hedefinizi Belirlemek ve Hedefinize Ulaşmak İçin Kendinize Sorabileceğiniz Sorular (Çalışma) Bu 5 sayfalık bir çalışma. Şu an neredesiniz, nereye gitmek istiyorsunuz (hedefiniz ne), neden bunu istiyorsunuz ve bunun için kendinizi hangi alanlarda geliştirmeniz gerekiyor sorularını cevaplayarak kafanızda hedeflerinizi netleştirmenize yardımcı olacak. Böylece hedefe yönelik yolculuğunuz daha emin adımlarla başlayacak ve devam edecek.

4-Zihinsel aktivasyonlarla bilinçaltına pozitif kodlama ile başla. Olumlamalar yap. Kendine negatif bir cümleyi söylerken, düşünürken hemen bunun yerine pozitif bir cümle kur, pozitif olanı ile değiştir o negatifi.

örnek: Zayıflamak zor X Zayıflamak çok kolay aslında gibi.

Beynimiz ağzımızdan çıkan sözleri ya da düşüncelerimizi emir algılayıp sistemimize uygulamaya başlıyor. Dolayısı ile ihtiyacımız olan şey kendimize pozitif konuşmak . Bunun için ciddi zihniyet ve farkındalık çalışmaları yapmak gerekiyor. Kolay birşey değil, çünkü başlangıçta çoğu zaman bunun farkında olmuyoruz.

5-Konfor alanımız var. Bildiğimiz bir alan. Yıllardır aynı hastalıklara, rahatsızlıklara, kiloya vs. alışmışız. Bize tanıdık geliyor. Bunları değiştirmek için konfor alanımızdan çıkmak bize zor geliyor. Konfor alanımızdan çıkmamız gerekiyor.

6-Harekete geçmek zorundayız. Aksiyon. Yani konfor alanımızdan çıkıp, bizim için Tony Robbins’in dediği gibi ‘take the uncomfortable action’ yani bizi rahatsız eden, hoşumuza gitmeyen adımı atmamız, davranış biçimini hayata geçirmemiz, harekete geçmemiz gerekiyor. Hedefimize ulaşmak için gereken adımları atmamız, yaşam değişikliklerini yapmamız gerekiyor.

7-Neden istiyorsun? Senin için değeri ne? Bu sana ne kazandıracak?

Bu soruların cevaplarını en derinliklere inip, dürüstçe cevaplamamız gerek. Burada yukarıda paylaştığım bu çalışmayı kullanabilirsiniz. Bu soruların cevabını bulup derinlere inersek hedefimize yönelik motivasyonumuz o kadar kuvvetli olur. Motivasyonumuzun olmadığı günlerde de hala yolumuza devam ederiz çünkü aksiyonu bu sorularla bir değere bağladık ve o verdiğimiz değerin farkındalığı bizim kararlılığımızı arttırdı. Başarılı insanlarla başarısızlar arasındaki fark motivasyon değildir. Motivasyon tahmin edilemez ve güvenilmezdir. Yeni ve heyecan verici bir şeye başladığınızda motive olmak kolaydır, ancak heyecan bittiğinde motivasyon da azalır ve motivasyon eksikliği harekete geçmemek için bir bahane olur. ‘Chris Beat Cancer’ (Chris Kanseri Yendi) kitabını yazan Chris Wark’un kitabında beni çok etkileyen bir paragraf okumuştum:

‘Motivasyonları düşükken insanları devam ettiren şey kararlılıktır. İçinizdeki kararlılık, fırtına (hayat) size karşı gelse bile durdurulamayan güçtür. Kararlılık, o an canınız istese de istemese de yapılması gerektiğini bildiğiniz şeyi yapmaktır.’

8-Bu alanda seni ne durduruyor? Engelim ne? Akla ilk geleni dinle? En içe dön, gerçek sebebi bul. Kılıfları kaldır, en temeldeki sebebi bul.

9-Tetikliyicileri farket ve minimize et. Mindfulness çalışmaları ile stres, üzüntü vs durumlarının içinden çabucak çıkmayı öğren. İnişini farket ve çık oradan.

Tetikleyici derken, örneğin, yemekten yeni kalktınız, belki bir saat vs geçti ama canınız birşeyler yemek istiyor. Neden? Masadan doymadan mı kalktınız? Eğer doyduysanız, neden birşeyler yemek istiyorsunuz? Bu açlık mı susuzluk mu? Yoksa ikisi de değil mi? O zaman ne? Ne tetikliyor bu yeme isteğini? Duygusal yeme durumu var olabilir mi? Burada biraz derine inmek gerekiyor. Sizi yemeye teşvik eden şey ne? Duygusal yemenin sebebi ne? Hangi duygunu besliyorsun? Üzüntü, sıkıntı, stres vs..

Bazen ‘Bütün tabağı bitirmişim nasıl olduğunu anlamadım, nasıl yaptım ben bunu?’ deriz. Çünkü o anda sistem kapanıyor. Sistem birşeyle o duyguyu doldurma ihtiyacında. Aslında beslediğiniz duygu olumsuz değil, olumlu bir duygu. örn: sevgi, mutluluk vbg. İhtiyacı o noktada farkedip bunu başka bir yerden alabilme haline geçebilmek çok önemli.

Evet, bugünkü yazımı burada bitirmek istiyorum ama aslında videonun sonuna doğru (NLP çalışmasından önce ) Fahima’nın verdiği çok güzel mesajlar vardı. Ketonun hayatında zincirleme yapmış olduğu değişiklikler, beslenme ve egzersiz üzerine. Onları Fahima’nın kendisinden dinleyin derim. O zaman benim gibi ‘Ayyyy evet ben de öyle hissetmek, öyle olmak istiyorum’ deyip motive olacak, iştiyake geleceksiniz. 😊 Eğer Fahima’nın İnstagram hesabını takip ediyorsanız söylediklerinin hepsinin ne kadar doğru olduğunu, ne kadar enerjik, kuvvetli olduğunu ve bir güne ne kadar çok şey sığdırdığını görüp şaşıracaksınız. Ama sırrını öğrendim: ‘Keto beslenme ile hastalıklarını iyileştirip, sağlığına kavuşmuş ve yıllardır ötelediği şeyleri ve daha fazlasını yapar hale gelmiş.’

Hepimizin sağlığımıza ve diğer istediğimiz hedeflere, mutluluk, huzur ve neşe ile ulaşmamız dileğiyle…