Tagged: stres

Göbek yağlarını hızlı eritmenin en iyi 5 yolu

Sanırım hepimiz artık aşağıdaki denklemi biliyoruz:

STRES = > KORTİZOL = > GÖBEK YAĞLARI

Bu yüzden Dr. Mindy, karın yağına dönüşmesini önlemek için kortizolü kullanmamızı öneriyor.

YouTube videosuna göre göbek yağını eritmek için yapabileceğiniz 5 şey:

1. Kortizolü kullanmak için uyandıktan yaklaşık 2 saat sonra hareket edin veya egzersiz yapın, çünkü sabahları kortizol o zaman yükselir.

2. Gün boyunca her stresli olaydan sonra hareket edin. örn:kısa yürüyüşler, bulaşıkları yıkayın vs.

3. Tüm işlerinizi günün erken saatlerinde bitirin ve akşam başlarken dinlenmeye başlayın. ör: 08:00 – 16:00 çalışma saatleri

4. Eğer kaybedecek çok fazla karın yağınız varsa haftada en az bir kez 36 saatlik oruç tutun. Başlangıçta bu kadar zaman oruç tutamıyorsanız Aralıklı Oruçlar tutmaya başlayabilirsiniz. Örn: 12 saat ile başlayabilirsiniz. Yani akşam yemeğini 8’de bitirdiniz diyelim, sabah 8’e kadar birşey yemeyin. Ama kan şekerinizi yükseltmeyecek şeyler içebilirsiniz.

5. Soğuk su içine girmek (cold plunge) ya da soğuk duş almak da işe yarayabilir.

Kaynak:Dr Mindy Pelz

Ketojenik Beslenmeye Giriş İpuçları – Yönetici Koçu Ebru Dartar ve Ketonizm’den Fahima ile

İki gün önce Erickson koçu, NLP Master, Mindfuless Eğitmeni ve Erickson koçu Ebru Dartar ile Keto koçu Fahima hanımın (İnstagramda ‘Ketonizm‘ hesabının sahibi) Ketojenik beslenme ve zihinsel engeller konulu canlı yayınını seyrettim. Bu arada birkaç soru sordum ve beynimde ‘light bulb moment’ denen anlar yaşadım. Yani uzun zamandır sebebini genel olarak bildiğim ama neden hala değiştiremediğimi sonunda anladığım, beynimde bir ampul yandığını (aydınlanma) hissettiğim anlar oldu. Bu arada, bu vesile ile buradan her ikisine de teşekkürlerimi yeniden iletmek istiyorum. Bütün sorularımı cevaplayıp bana bir yol açtılar.

Konuşmanın başında Fahima hanım keto diyetten ve kendi yolculuğundan bahsetti biraz. Daha sonra Ebru hanım herhangi bir davranış biçimimizi değiştirmek istediğimizde NLP tekniğini kullanarak nasıl daha rahat, hızlı sonuca ulaşabilirizi anlattı. Bu tekniği burada yazılı anlatmaktansa Ebru hanımı dinleyip uygulayarak öğrenmenin çok daha etkili ve kolay olacağını düşünüyorum. O yüzden videonun 25. dakikasından sonrasına giderseniz bunun nasıl yapıldığını öğrenebilirsiniz. Kendisi anlatırken ben kendimde denedim.

Ben tatlıyı çoook seviyorum ama farkettim ki her yemekten sonra muhakkak tatlı ve çay keyfi yapıyorum. Ne kadar tok olsam da yapıyorum. Bazen de daha az yiyip midemde yer kalsın ve tatlı yiyebileyim diye düşünerek bunu yaptığımı farkettim. Bunun altında belki insülin direnci ya da başka medikal, psikolojik sebepler olabilir. Ama inanır mısınız, Ebru hanımın dediğini yaptıktan sonraki iki günde değiştirmek istediğim bu davranışı daha rahat değiştirebildim, gerçekten istediğimde. Ne yalan söyleyeyim ‘Aslında şu an tatlı yememe gerek yok, canım çok da istemiyor ama yine de yiyeceğim’ deyip öğün sonunda tatlı yediğim de oldu. Buradan şunu anladım (kendimce): Alışkanlıklarımdan kurtulmam kafada bitiyor ama bunu gerçekten kalben de istiyor olmam lazım. Ayrıca beni fiziksel olarak ihtiyaç duymasamda yemeye sürükleyen, tetikleyen neydi onu bulmam lazım. Biraz derin işler sanırım yani :)

Şimdi başa dönelim ve konuşulanlardan kendime yakın bulduğum ve bana ışık olan yerlere bakalım. Burada şunu da belirtmem lazım ki bunları sizinle paylaşırken

1-Umarım size bir yardımı olur,

2-Kendime konuyu daha iyi anlamam ve ihtiyaç duydukça bu yazıya geri dönüp hatırlamam için kaynak olur niyetindeyim 😊

Güncelleme: Aşağıda yazmış olduğum dakikalar Ebru hanımın Instagram hesabındaki videoya aitti. Ancak şu an video’ya Ketonizm’in youtube hesabından ulaşabildiğimiz için dakikalar uyuşmuyor.

Not: İzninizle artık daha samimi olmak için ‘hanım’ları kaldıracağım

Dakika 13:06

Fahima: ‘Ben çok hızlı geçişleri sevmiyorum. Mantığını anlamayı seviyorum.  Bir şeyi oturttuktan sonra bir sonraki adıma geçmeyi seviyorum, yani yumuşak geçiş. ‘

Ebru: ‘Küçük adımlar; yavaş, yavaş; koşmayın. Çünkü çok hızlı koşarsanız, çok hızlı yorulursunuz.’ .

Ben hızlı adımlarla ilerlemeye çalışıp sonra da çabuk yorulduğumu farkettim. Fahima gibi çok araştırıp okuyarak, ve naturopatik doktorlarıma sorarak ya da onların yönlendirmesi ile doğruları öğreniyorum ancak herşeyi aynı anda yapmaya çalışınca yani yumuşak geçişler olmayıp koşturunca ne fiziksel ne de psikolojik olarak hepsini kaldıramıyorum ve pes ediyorum. Süreklilik sağlayamıyorum. Maalesef fonksiyonel tıp doktoru da olsalar bazı doktorlarımın bu konudaki eksikliğini farketmiş durumdayım. Aslında bir tanesi ‘Düzeltilmesi gereken çok konu var ama önce bundan başlayalım’ diyordu, ben ise ikinci doktorumun dediği gibi hepsine yönelik birşeyler yapmak istiyordum. Çünkü bir an evvel istediğim sağlık seviyesine, enerjiye ulaşayım istiyordum. Ama yıllar geçse de başaramamıştım. Ve iki gün öncesine kadar belki farkediyordum ama ilk defa idrak ettiğimi farkettim.

Ders: Büyük hedefe ulaşmak için o hedefe yönelik küçük adımları belirleyip YAVAŞ ama EMİN adımlarla ilerleyeceğim.

Dakika 16:06

Fahima : ‘Sindirim sistemi çok yorulduğu zaman bütün vücut sindirim sistemine yardımcı olmaya çalışır. …..Vücudumuzun düşündüğümüz kadar şekere ihtiyacı yoktur. Vücuda şeker geldiği zaman gözümün çevresinde bir çalışma var ise  net görebilmem için; beynimde Alzheimer olmamam için bir  çalışma var ise; İşte bunların hepsi ve daha binlercesi duruyor. Hepsi şekere yönelip bunu nasıl yok edebiliriz diye sindirime yardımcı oluyor ve bu her şeker yediğimizde oluyor. Günde ben 6-7 kere bunu yaparsam Alzheimer olma olasılığım ne kadar? Yüksek. Gözümün bozulma olasılığı ne kadar? Çok daha yüksek. Karaciğerimin yağlanması, insülin direnci oluşması… Çok daha yüksek.’

İçimden OMG! dedim bunları duyduğumda. Ben çok okurum ve artık okuma gözlüğüm olmadan rahat okuyamıyorum. Unutkanlıklarım arttı. İnsülin direncim olduğunu biliyorum. Yani bunların hepsi şekerden miymiş?

Ders: Şeker, şekere dönüşen yiyecekler ve çilekgiller haricindeki meyvaları hayatımdan çıkaracağım.

This image has an empty alt attribute; its file name is image-4.png
Dakika 18:08

Fahima: İlk gün 6 öğün yedim. Çünkü hastaydım. Vücudu strese sokmaya gerek yok. Bir şeyin içinde stres varsa oradan sağlık beklemiyorum. Sağlıklı bir şey için de stres yapmamayı tercih ediyorum.

Bir de bana sorun. Herşeyi stres yapıyorum. Yaptığım ya da yapamadığım herşeyi. Örnek: Gluten yedim ama yememem lazımdı. Spor yapmadım. Çok uyudum. Az uyudum. Tatlı yedim. Yeterli su içmedim. D vitaminimi almadım vs vs. Bunların bazılarını ya da hepsini yaptığım günler var ama ne hikmetse ben yine kendime stres olacak birşeyler buldum hep.

Amerikada yaşıyorum. Her yıl yaz tatilinde Türkiye’ye gidiyorum ve oraya giderken ‘Kısa bir süreliğine gidiyorum; o yüzden oradayken tatlı, gluten, yemek vs hiçbirşeyi kısıtlamayacağım, ne istersem yiyeceğim ‘ diyerek gidiyorum ve inanın hiçbirşeyi kısıtlamadan o kadar çok yiyorum ki. Ne kebapçısı, ne lahmacunu, ne Mado’nun tatlıları, ne kahvaltıda simitler vs vs geri kalıyor. Ama buna rağmen buraya kilo almamış hatta o kadar yememe rağmen birkaç kilo vermiş geliyorum. Burası arasındaki tek fark Türkiye’de genelde günde en az 10-12bin adım yapıyorum: gezmekten yada iki katlı evimizde iş yapmaktan 🤣 dolayı. Karşılaştırmak açısından söyleyeyim; burada ise eğer özellikle spor yapmıyorsam/yürüyüşe çıkmadıysam, günde 3-5 bin adımı zor yapıyorum . Ama en önemlisi Türkiye’de stres yok daha doğrusu kendimi stres etmiyorum, sevdiklerimle birlikte tatil modundayım hep.

Ders: Ne yaparsam yapayım, stres olmadan yapmanın yollarını bulacağım.

This image has an empty alt attribute; its file name is image-4.png
Dakika 20:50

Fahima: Bütün mantık; Şekeri almazsam acıkmayacağım, acıkmazsam yemeyeceğim, yemek yemezsem sindirimi çalıştırmayacağım, sindirim çalışmazsa hastalıklara ortam hazırlamayacağım.

Bunu söylerken yumuşak geçiş yapmak, belki başta öğün sayısını düşürmemek ama yediklerimizi kaliteli ve temiz yiyeceklerden seçerek TOK KALMAKtan bahsetti. Ama dikkatinizi çekmek istediğim önemli nokta ŞEKER YEMEMEK ve KALİTELİ/TEMİZ YİYECEKLER. Böylelikle öğün sayım başta 6 iken sonra 5,4,3 vs düşecek çünkü vücudum ihtiyacı olan besini alacak ve fazlasına ihtiyaç duymayacak.

Ders: Şeker yemeyeceğim ve temiz yiyecekler yiyeceğim ki gereksiz yere açlık hissetmeyeceğim. Böylelikle vücudum sindirim ile değil, benim daha sağlıklı, enerjik, akıllı vbg olmam için gereken sistemlerimle ilgilenecek 🎉🎉🎉

This image has an empty alt attribute; its file name is image-4.png
Dakika 21:58

Fahima: Daha sağlam basabildiğinizi düşündüğünüz noktada şimdi porsiyon kontrolümü yapabilirim dersiniz. Bir ay içinde içeriği temizledim. Öğün sayımı da azalttım. Ama belki de az ya da çok yiyor olabilirim. Burada işin içine ne kadar yemem gerektiği ve makrolar giriyor.

Bu kısmı sevdim ve yazmak istedim çünkü küçük adımlara örnek olmanın yanında artık bir sonraki adıma hazır olmanın da önemini vurguluyor.

Ders: Hazır olduğumda hedefime yönelik bir sonraki küçük adımıma geçeceğim.

This image has an empty alt attribute; its file name is image-4.png
Dakika 23:23

Ebru: Şunu unutmayın. Hayat alışkanlıklardan ibaret. Ağız tadımız bile neye alıştıysak ona devam edebillir. Başta zorlanabiliriz ama orada istikrarı korumak, kararlı olmak ve gerçekten inanarak yürümek çok önemli.

Buna çok katılıyorum. Benim alışkanlıklarım var ve bazen ihtiyaç hissetmesem de, ya da farkında olmadan o şeyleri otomatik yaptığımı farkediyorum. Bunları değiştirebilmek için kararlı olmak ve süreklilik konusu ile ilgili bugün İnstagram’da, @awareness_of_success, okuduğum birşeyi paylaşmak istiyorum.

‘Bir alışkanlığı oluşturmak 21 gününüzü alır, yaşam tarzını oluşturmak 90 gününüzü alır.’

Buna göre ben yapmak istediğim değişikliği en az 90 gün istikrarlı bir şekilde devam ettirmem lazım.

Bu arada kilo vermek ile ilgili olarak benim naturopatik/medikal doktorum vücudun yeni bir yeme sistemine başladığında en az 2 hafta bazen 1 ay vermen lazım, ondan sonra değişiklikleri görmeye başlarsın der. Genel olarak bir tedaviye başladığımızda da en az 3 ay tedaviyi yapar ve sonrasında gerekli kan vs testlerini yaparak tedavinin işe yarayıp yaramadığına bakarız. Tabii bu arada fiziksel olarak değişikleri de göz önünde bulundururuz.

Ders: Yılmadan, inanarak, istikrarlı bir şekilde çıktığım yola devam edeceğim, en az 90 gün.

This image has an empty alt attribute; its file name is image-4.png
Dakika 24:23

Fahima: Hayatı daha dolu dolu yaşayabilmek için yemeyi tamamen listenin dibine indirene kadar sizi tok tutuyor (ketojenik beslenme). Öncelikleriniz değişiyor. Kendinizin bir farkındalığına varıyorsunuz. ….Ve artık yıllardır ötelediğiniz bir anne, abla, baba, kız çocuğu … olarak her zaman düşünmeniz gereken başka insanlar var. Hep olacaklar. Onlara yetişebilmek için benim önce kendimi iyileştirmem gerekiyor.

Yıllar evvel çok hastayken, benim için çok değerli bir büyüğüm de aynı şeyi bana söylemişti. ‘ Başkaları için olabilmek istiyorsan, onlarla ilgilenebilmek/onlara yardımcı olabilmek için önce kendine bakmalısın.’

Evet ben de hayatı daha dolu dolu yaşamak istiyorum, enerjimi ve vaktimi yapmak istediğim, hayalini kurduğum şeyleri gerçekleştirmek için kullanmak istiyorum.

Ders: Kendi sağlığıma ulaşmam için ne yapmam gerekiyorsa yapacağım ki yapmak isteyip de yıllardır ötelediğim şeyleri artık yapabileyim, başarabileyim. Sevdiklerimle ilgilenebileyim.

Videonun ikinci bölümünde Ebru Dartar ve Fahima bize bu konularda ve daha başka değerli bilgilerini aktardı:

-Ketojenik beslenme ve egzersiz

-Zihinsel engellerimizi nasıl aşabiliriz?

-Pozitif olmanın önemi

-Mindset (Zihniyet) nasıl değiştirilebilir?

-Özfarkındalık = Mindfulness

-Değiştirmek istediğimiz bir davranış biçimi olduğunda kullanabileceğimiz bir çalışma

İkinci bölümle ilgili ‘light bulb moment’larımı bir sonraki blog postumda sizlerle paylaşacağım.

Umarım bu postumun size yararı olmuştur. Eğer olduysa beğenin 💚💜🧡 lütfen ki ben de bu tür yazılara devam edeyim 😊

Otoimmün Bozuklukları

Otoimmün bozuklukları ve enfeksiyonlar tedavi edilmezse ciddi hafıza ve bunama sorunlarına sebep olabilirler. Ancak tedavi ile önemli bir iyileşme olabilir. Otoimmün bozukluklarının tüm nedenlerini hala bilmiyoruz, ancak bunlara birçok faktörün katkıda bulunması söz konusu:

-Sızdıran bağırsak

-Alerjenler: Bunlar çevresel (ağaçlar, çimenler, çiçekler) veya süt, yumurta, balık, kabuklu deniz ürünleri, ağaç kuruyemişleri, yer fıstığı, buğday veya soya fasulyesi olabilir. (ABD Gıda ve İlaç İdaresi’ne göre bu son sekiz ana gıda alerjenidir.)

-Toksinler

-Stres

-Obezite

-Uyku bozuklukları

-Egzersiz eksikliği veya aşırı egzersiz

-Kötü beslenme

-Besin eksiklikleri

-Gizli enfeksiyonlar

-Kafa travması

Bu bozuklukların çoğunu tedavi etmek için geleneksel yaklaşım, bağışıklık sistemini nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar, steroidler veya metotreksat (antikanser ilaçları) gibi güçlü ilaçlarla bastırmaktır. Ancak Cleveland Clinic’in Fonksiyonel Tıp Merkezi direktörü, medikal doktor Mark Hyman, “Bunları farklı tedaviler gerektiren ayrı bozukluklar olarak düşünmek bir hatadır. Bunları, bağışıklık sisteminin kendisine saldırmaya başladığı bir hastalık olarak ele almak çok daha iyi bir yaklaşımdır. Bu rahatsızlıkların birinden muzdaripseniz, kendinize sormanız gereken ilk soru ‘Bağışıklık sistemimi bana bu kadar kızdıran nedir? sorusudur.” der.

immydr

Kaynak: Dr. Daniel G. Amen , Hafızayı Kurtar kitabı